25 Temmuz 2009 Cumartesi

Oğuz Atay der ki;

"Düşünme imtiyazı Batılıların elinden alındı; kimseye verilmedi. Aklı başında olanlar şiddetle
cezalandırıldı. Deliler kefaletle serbest bırakıldı. Descartes’ın kitapları
meydanlarda toplanıp yakıldı."


Tutunamayanlar s.466

20 Temmuz 2009 Pazartesi

“Benim bütün işim oyundu, bunu biliyorsun Turgut. Hayatım ciddiye alınmasını
istediğim bir oyundu. Sen evlendin ve oyunu bozdun.”


Tutunamayanlar s.31

8 Temmuz 2009 Çarşamba

Oğuz Atay der ki;

"Bana öyle geliyor ki biz çocuk kalmış bir milletiz ve daha olayları ve dünyayı, mucizelere bağlı, 'myth'lere bağlı bir şekilde yorumluyoruz en ciddi biçimde. Aklı başında bir batılının gülerek karşılayacağı ve bize ölesiye ciddi gelen bir şekilde..."

(Oğuz Atay, Günlük, Sayfa 24, İstanbul İletişim Yayıncılık A.Ş.)

3 Temmuz 2009 Cuma

Erich Fried



Erich Fried (1921-1988)

1921 yılında Viyana’da doğan Fried’in gençliği Almanya’nın en sevimsiz dönemine denk geldi. Yahudi ve solcuların yoğun baskı altında tutulduğu bir dönemde, bu iki niteliği de kendinde barındırması onu katmerli bir şüpheli yaptı ve 1938 yılında İngiltere’ye sığınmak zorunda kaldı.

Fried’in yaşadığı dönem a(1927’nin Kanlı Cuma’sı, Dollfuss yönetimi tarafından işçilerin ezilmesi, sol partilere getirilen yasaklar, yükselen ırkçılık) önce Fried’i sonra da yazdıklarını derinden etkileyecekti. Fried’in yazdıkları Almanya’nın kendisi gibi düşünen siyasi haritasında sevilerek okunmaya başlandı. Gerçi Batı Almanya’da da iki kitabı basıldı, ama yine de doğudaki tanınmışlığı burada yoktu.

Toplumcu bir şair olarak şiiri de mücadelenin bir parçası olarak görüyordu. “Şiir Okumak” adlı şiirinde bunu şöyle dile getirir: “ Her kim, bir şiirden kendi kurtuluşunu bekliyorsa/ o en iyisi, şiir okumasını öğrenmelidir./ Her kim , bir şiirden hiçbir kurtuluş beklemiyorsa, o da şiir okumayı öğrenmelidir.” O yazdıklarıyla sadece şiir okumayı değil, hayatı sorgulamayı da öğretir insana. Şiir ve sloganın sağlam bir harmoni yakaladığı “Hükmetme Özgürlüğü” şiirinde sanki bugün özgürlük namına yapılan işgallerin “çelişkisini” anlatır: “ ‘Burada özgürlük hükmediyor’ demek her zaman bir yanılgı veya yalandır./ Özgürlük hükmetmez.”



Erich Fried, Alman dilinin zenginliğini çok iyi kullanmış, özellikle ses benzeri sözcüklerin anlam tezatlıklarını laçkalaşmayan bir mizahla keyifli ve akıcı bir okumaya dönüştürmüştür. Örneğin: Sağcıları ve sırf solcu olduklaından yola çıkarak kendilerini sağcılardan daha üstün gören solcuları eleştirdiği “Sol sağ sol sağ” şiirinin sonunda: “… ve onlara karşı olduğumdan/ Bazen onlardan daha iyi olduğumu düşünmeye hakkım olduğuna inanıyorum.” Der. Ancak Almanca’da hak sözcüğü ve sağ sözcüğü eş sesli olduğundan, böyle bir üstünlüğü kendinde hak (Recht) gördüğü anda aslında sağcılaştığını vurgulamaktadır şair.

Fried’i sadece toplumcu bir şair olarak anmak, bir eksiklikten çok bir haksızlık olacaktır. O aşk şiirleriyle de nam salmıştır. Özellikle kavramlardan yola çıkarak aşkı tanımladığı “O her neyse” şiiriyle tanınır: “… o gülünç dedi gurur/ o hafiflik dedi ön yargı/ o imkansız dedi yaşantı/ o her neyse O’dur işte dedi aşk.”
Shakspeare çevirileriyle de dikkat çeken Fried, 1988 yılında Baden-Baden’da öldü.


Başar ÖZtürk



Fried'den bir kaç şiir...





Mümkünsüz

Yastığımı öpmeliyim üstünde senin yattığın,
Parmaklarımı öpmeliyim seni okşamış olan,
Dilimi öpmeliyim…
Lakin beceremem.


Aşkilişkisizliği

Bazen onu yazarcasına yazdığım bir şiirin mısrasını severim.
Onu yazdığımı da çok iyi bilirim,
Ama yararı yok.
Onu şimdi yazamıyorum.
Sevdiğim satır, beni tekrar sevmiyor.




Özgeçmiş

Ne bir taştım ne bir bulut
Ne de melek veya şeytan tarafından çalınmış
Bir çan veya latva
Daha işin başından beri insandan başka bir şey değildim
Ve insan dışında bir şey de olmak istemem.

Bir insan olarak büyüdüm
Ve haksızlığa uğradım
Ve bazen haksızlık ettim
Ve bazen de iyi şeyler yaptım.

İnsan olarak haksızlıklara kızdım
Ve umudun her bir zerresine sevindim.
İnsan olarak uyanık ve yorgunum
Ve çalışırım ve endişelerim var
Ve kavramaya
Ve anlaşılmaya duyduğum açlığım var

İnsan olarak dostlarımdan aldığım keyfim
Ve kadına ve çocuklara ve ana babaya duyduğum sevinç
Ve onların güvende olduğunu özlemekten korkuşum var
Ve insanlarla olmak istiyorum ve bazen de yalnız olmak
Ve her gece aşksız üzülmek

İnsan olarak hasta ve yaşlıyım
Ve öleceğim
Ve ne bir taş olacağım ne bir bulut ve ne de bir çan
Toprak veya kül olacağım
Kesin olmayan şey bu






O her neyse O



Saçmalık
diyor izan
o her neyse o’dur diyor aşk
şansızlık
diyor hesapçılık
acıdan başka bir şey değil
diyor korku
ümitsizlik diyor
irdeleyiş
o her neyse o’dur diyor aşk
Gülünç
Diyor gurur
hoppalık
diyor ihtiyat
mümkünsüz
diyor yaşantı
o her neyse o’dur diyor aşk


Erich Fried
(çev:başar öztürk)